Narsist Ben miyim O mu?

narsist ben miyim

Danışmanlık hayatımda hemen her zaman karşılaştığım yegane soru: Narsist ben miyim?
Bu yazımda narsisistik bir ilişki içinde kaçınılmaz olarak sorgulanan, şüphe uyandıran bu soru işaretine yanıt veriyor olacağım. En baştan söylemem gerekirse farklı ağızlardan tanık olduğum “Eğer narsist olup olmadığını sorguluyorsan değilsindir” yaklaşımını uygun bulmadığımı belirterek içeriğe geçeyim.

Konu sanıldığından çok daha çetrefilli ve kompleks. Sığ ve dikkatsiz yaklaşılırsa kolayca sap saman birbirine karıştırılır. Böyle risk potansiyeli bulunduran bir konu. Sebeplerine değineceğim. Basit by-pass’larla tanı/tespit/teşhis konulmaması gerekir. Etraflı değerlendirme ve inceleme gerektiriyor.

Narsisistik Bulaş Gerçeği

Coronavirus zamanlarını hiçbirimiz hatırlamak istemiyoruzdur herhalde. Bulaş, tedbir, izolasyon, yasaklar ve birçok kısıtlamayla hayatımız bir anda değişmişti. Virüsün yayılmasının en büyük risk faktörü bulaşmaydı ve bunun önlenmesi üzerine girişimler vardı. Narsisizmle ve ben narsist miyim? sorusuyla bağlantısı ne derseniz; bir narsist ile hatrı sayılır süre zaman geçirir, onun davranış ve tutumlarına maruz kalırsanız sende de narsisistik tutumlar gelişmesi işten bile değil hatta kaçınılmaz. Yani sende kişilik yapılanması olarak narsisizm bulunmuyorken pratik yaşamda narsisistik eğilimler ve özellikler geliştirmiş olman olası. Bu da kendini sorgulamana ve ya ben narsistsem?! endişeyle karışık şüphesi doğurabilir.

Narsisistik bulaşa uğradığını anlayabilmenin bir yolu, hayatında olan ve narsist olduğundan şüphe duyduğun kişiden önceki sen nasıldın bunu hatırlamak. Kişiler bir narsistle ilişkiden sonra kendi öz benliklerinden uzaklaşıyor ve bambaşka kişiliklere bürünüyor. Sen nasıl biriydin? Fabrika ayarların neler? Zaman içinde değişime uğradığını hissediyor musun?

Üzüm üzüme baka baka kararır.

Önceki İlişkilerini İncele

Senin narsist olup olmadığını sorgulatan kişiden önceki ilişkilerine göz at. Analiz et. Benzer döngüler ve tekrarlayıcı olaylar, yaşantılar var mı? Sadece kendinin narsist olup olmadığını değil partnerlerini de göz önünde bulundur. Birçok kişi “sürekli narsist yapıdaki kişilere çekiliyorum, onlarla ilişki içinde oluyorum” diyor. Eğer birçok ilişkinde partnerini suçlayan, değersizleştiren, yalan söyleyen – aldatan, çıkar ve koşulla yaşayan, kibirli, haklılık için son damla terine kadar savaşabilen, üstten bakan bir yapıyı kendinde buluyorsan evet bir narsist olman olası. İlişkideki partnerlerinde bu tür özellikler sürekli tekrar etmişse bu sefer de narsisistik kişilik bozukluğu bulunan sömürücü kişilerin avına düşen bir kurban olmuş olursun. Daha önceki ilişkilerinde ekstrem sorunlar yok, görece dengeli ve stabil bir zeminde ilerlemiş fakat bu sorguladığın kişi ve ilişkinde uç problemlerle tanışmışsan bu sefer şüphe okları son paprtnerinde olacaktır.

İki Narsistin İlişki Yaşaması Mümkün

Zihinlerde daha çok bir tarafın narsist diğer tarafın mağdur olduğu narsisistik ilişki portresi canlanır. Geçerli olmakla birlikte iki narsist de ilişki içinde bulunabilir. Klasik narsist – klasik narsist eşleşmesi en zor ihtimal eşleşmedir. İki baskın figürün birbirini idare etmesi ve geçinmesi pek mümkün değildir. Böyle bir ilişkinin ilerlemesi birçok huzursuzluk ve sürtüşmeyi beraberinde getirir.

Klasik narsist – gizli narsist eşleşmesi ise anahtar kilit ilişkisidir. Gizli narsist biriktirir, ketumdur, politik davranır, içte tutar, sinsidir, pasif-agresif tutumları vardır. Klasik narsisti gidişatta alttan alabilir, göz yumabilir, uyumlanabilir. Fırsatlarda cezalandırır, intikam alır, arkadan vurur ve benzeri dolaylı davranışlarla klasik narsistle güç savaşı içinde yer alır. Bu açıdan bakıldığında Narsist ben miyim o mu? sorusu gereksiz bir soru olarak kalır. Her iki taraf da narsisizme sahip olabilir. Yazımın başında belirttiğim gibi ince eleyip sık dokunması gereken hassas bir alan.

Narsisizm Spektrumu ve İçgörü

Narsisistik kişilik bozukluğu bulunan her birey aynı derecede değildir. Otizm spektrumu gibi şiddetli ve hafif uçlarda bulunulabilir. Şiddetli bir narsisizmi olan kişinin içgörü dediğimiz kendinin farkında olma, kendini tahlil ve tetkik etme yetisi yokken hafif seyreden seviyedeki kişi kendi gölge yanlarını tanıma ve entegre etme, kısır paternlerini keşfetme ve dönüştürme şansına sahiptir. Narsisistik kişilik bozukluğu terapisi birçok uzman tarafından sürdürülmekte. Yaygın paylaşılan kanı olan “narsistler düzelmez, iyileşmez!” savı evet bir dereceye kadar doğru. Lakin her vaka için geçerli değil.

İnternet kullanımının yaygınlaşması ve bilgiye erişimle birlikte narsist bireyler kendilerinde bu kişilik yapılanmasının bulunduğunu kolaylıkla keşfedebilir. Spektrumda şiddetli seviyede bulunan kişi yine bu sorgulamaya girmeyecektir tabii. Kendinde birçok belirtinin olduğunu keşfeden kişiler değerli bir iş yapmaktadır. Dikkat edilmesi gereken bir nokta, biyolojik hastalıklarda olduğu gibi google’dan araştırıp birkaç özelliği taşıdığını düşünüp kendine teşhis koyma hatasına düşmektir. Ruh sağlığı alanı çalışanları tarafından birçok özelliği bulundurup bulundurmadığına bakıp, bulaş vb. gibi faktörleri eleyip anamnez ile birlikte kesinleşecek bir tanıdır.