DEHB yi Anlamak

DEHB yi Anlamak
DEHB yi Anlamak

DEHB; odaklanma, dürtü-kontrol ve aşırı hareketlilikle tanımlı, günlük işleyişi bozabilen bir beyin hastalığıdır. Beyin yapısı ve bağlarındaki farklılıktan kaynaklanır. Genellikle kalıtsaldır yani aile içinde bulunma olasılığı yüksek.

Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu çocukluk çağındaki en yaygın bozukluklardan biridir. Çocukların başta okul ve ev hayatında olmak üzere bütün hayat standardını etkiler. Çocuğunun DEHB’li olduğundan şüpheleniyorsun ya da teşhisi hali hazırda konmuş olabilir. Bu durum kafanda birçok soru işaretine sebebiyet verebilir; DEHB nelerdir? Belirtileri nedir? Çocuğuma nasıl yardım edebilirim?

DEHB’nin zorluklarını bilmek çocuğun için en iyi yardımı almanı sağlayacaktır. Birçok psikolojik rahatsızlıkta olduğu gibi dikkat eksikliği ve hiperaktivitede de ‘farkındalık’ önemlidir. Bu yazımda temel bilgileri, ipuçlarını ve görüşlerimi bulacaksın.

DEHB Tam Olarak Nedir

En kısa haliyle tanımlayacak olursam çeşitli yürütme becerilerindeki aksaklık, eksiklik diyebiliriz. Çalışan hafızada bozukluk, odaklanma, düzenleme(DEHB’li çocuklarda düzen problemi bariz göze çarpar) gibi… Beyin gelişimindeki değişiklik ve bağlardaki farklılıktan meydana gelir. Kalıtımsaldır. Herkes hayatında bir kere de olsa, bir süre de olsa DEHB semptomları gösterebilir. Fakat tanı alabilmek için çocuğun yaşıtlarına nazaran büyük problemler yaşaması, işlevini bozması gibi durumlar göz önüne alınır. Ve tabii sadece bir ortamda gözlenirse tanı alması için yeterli olmaz. Birden fazla yerde semptomları göstermesi gerekir; ev, okul, oyun alanları. Buradaki amaç spesifik bir yerde yaşanan problemin sebep olmadığından emin olma.

Türkiye’de toplam çocuk nüfusunun %5’i ve %10’u arasında bulunduğu tahmin edilir. Uzun senelerdir bu hastalığın sadece çocuklarda olduğu düşünüldü. Fakat yetişkinlerde de DEHB bulunabildiği deneyimlendi. Çocukların yarısı yetişkinlik hayatına bu hastalıkla beraber büyüyor… Diğer yandan erkeklere özgü olduğu sanılıyordu; biliyoruz ki oranı düşük de olsa kadınlarda da görülmekte.

DEHB li Çocukların Mücadele Ettiği Başlıca Problemler;

Çalışan hafıza
Duygu yönetimi
Öz düzenleme
Organizasyon ve Plan
Esnek düşünebilme

DEHB Semptomları – İşaretleri

Bozukluğun 3 temel belirtisi var; dürtüsellik, dikkat dağınıklığı, hiperaktivite. Her çocukta farklı belirtiler ayrı ayrı görülebilir, hepsi bir arada bulunabilir. Yetişkinliğe geçişte bu belirtiler kaybolabilir. Fakat kesin değil. Birçok DEHB’li hastalığı tüm hayatında yaşıyor.
Hiperaktiviteli çocukların genel görünümü hemen her zaman hareket halinde olmaları, eli dursa ayağı durmaz denilen çocuklardır. Evde ve okulda davranış sorunları ile gelirler. Bu yüzden davranım bozukluğuyla karıştırılması ihtimaldir. Kaldı ki zaten davranım bozukluğu ile birlikte sık görülür.
Bazı çocuklarda ise bu tür belirtilere hiç rastlanmaz. Fakat çocuk DEHB tanısı almıştır. Nasıl? Çünkü yazımda da belirttiğim gibi bazı çocuklar sadece belli belirtileri barındırabilir. Dikkat eksikliği bulunup hiperaktivitesi-dürtüselliği bulunmayan tip dediğimiz kol budur. DEB ya da Hiperaktivite olmayan DEHB olarak adlandırabiliriz.

DEHB yönetici işlevlerin yerine getirilmesindeki eksikliklerle karakterize bir bozukluktur. Dolayısıyla;

Zaman yönetimi
Organize olma ve kalma
Duyguların kontrolü ve yönetimi
Dikkatini verme ve hatırlama
Odaklanmayı bir şeyden ayırıp başka bir şeye yöneltme
Görev, ödev ve sorumluluklara başlama
Bir şey söylemeden ve yapmadan önce düşünme

gibi konularda problemler yaşarlar.

Bütün bunlara ek olarak dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu ebeveynlerinin çok tanıdık bulacağı bir durumla devam ediyorum. ”Dikkati eksik/dağınık olan çocuğum sevdiği şeylere öyle bir odaklanıyor ki bazen diyorum bu nasıl dikkat eksikliği” Bu tarz serzenişe benzer geribildirimleri çok alıyoruz. Ebeveyn de kendince haklı fakat şaşırmalarının sebebi DEHB ile ilgili yeterli bilgiye sahip olunmaması. Hiperfokus dediğimiz aşırı odaklanma hali DEHB’li çocuklarda karakterizedir ve sevdiği şeylerle kesinlikle ara vermeden saatlerce vakit geçirebilirler. İsimleriyle seslenilse bile dönüp bakmazlar.

Diğer yandan ödev yapmak ve ders çalışmak gibi sorumluluklarda ciddi yetersizlikler görülebiliyor. Buradaki kıstas çocuğun iradesizliği ya da işine gelmemesi değil gerçekten bu tür ”sıkıcı” aktivitelere çocuğun dikkatini ve odağını toplayamamasıdır.

Sevdikleri ve istedikleri şeylere yönelmek isterler. Bunda da başarılıdırlar. Şimdi hepimiz bu durumu kendimiz için düşünelim; Sevmediğiniz, zorla yaptığınız şeylerde ne kadar mutlusunuz ve başarılısınız?

Bazı çocuklar dikkat eksikliği ve hiperaktivite belirtilerini okul öncesinde gösterirler. Çoğu için ise 3. 4. sınıftan önce çok net belirtiler gözlenemez. Hatta birçok çocuk için de orta okul ve lisenin zor ve çetrefilli dersleriyle karşılaşasıya kadar örtük kalabilir. Özellikle zeka ve becerileri normalin üstünde olan çocuklarda bu durumu daha sık gözlerim.

Yardımcı olması için senin veya çocuğunun öğretmeninin belli sınıflarda gözlemleyebileceği belirtileri paylaşıyorum;

       Okul öncesi – 2. sınıf

  • Talimatları yok sayma ve takip etmeme.
  • Eşyaları izinsiz alma
  • Kolayca hayal kırıklığına uğraması
  • Durup dinlemesi için sık sık uyarılması
  • Görev/aktivitelere başlamakta zorluk yaşaması
  • Sessiz olması beklendiği zamanlarda yerinden kalkması, huzursuzlanması, konuşması.

       3. sınıf – 7. sınıf

  •  Gündüz düşleri ve dikkatin kolayca dağılması.
  • Eşyalarını sık sık kaybetme, unutma.
  • Dinlenememiş hissetme.
  • Ev ödevlerini unutmak
  • Birşey yapmadan önce sonuçları hesaplamamak.
  • Görevleri, projeleri makul bir zaman diliminde bitirememek.

       Gençlik dönemi

  • Organize olma ve öncelikleri belirlemede başarısızlık
  • Dürtüsel davranışlar.
  • Huzursuzluk ve çok fazla konuşma.
  • Son günü verilmiş ödev ve projeleri yetiştirmede güçlükler.
  • Okuduklarını sıkça tekrar okumak
  • Ödevleri hızlıca yapma isteği, dolayısıyla sık sık hatalar meydana gelir.

DEHB’li çocuklarda bu bozukluğun yanında başka problemler/farklılıklar da mevcut olabiliyor. Okul ve eğitim hayatlarını olumsuz etkiler. Aşağıda bunlardan bahsettim. 

DEHB ile Birlikte Ortaya Çıkabilen Sorunlar

DEHB bir öğrenme bozukluğu olmamasına rağmen sık sık öğrenme bozukluklarıyla beraber görülür. Disleksi, diskalkuli, disgrafi gibi. Diğer yandan depresyon, anksiyete gibi ruh sağlığını ciddi anlamda etkileyen psikolojik rahatsızlıkları da bulundurmaları, normalden fazladır.

Yönetici ve düzenleyici kabiliyeti zayıf olabilir. DEHB’nin semptomları ve zorlu sonuçları olarak biliyoruz ki düzenleme, organize etme, sürdürebilme yetileri zayıftır. Dikkati verme, kendini kontrol, hafıza gibi konularda sıkıntılar yaşanabilir.

Disleksi dikkat eksikliği ve bozukluğuna sahip çocukların %20 ve %40 arasında görülüyor. Okumada çok zorlanırlar. Senin de çocuğun özellikle 1. ve 2. sınıftaysa ve okumada problemler yaşıyorsanız disleksi ihtimali akıllarda bulundurulmalı.

Diskalkuli ve Disgrafi sırayla matematikte ve yazıdaki sorunlardır.

Süreci yavaştan almak her DEHB de görülmeyebilir fakat bazı çocuklarda gözlemlenebilir. Herhangi bir şeye başlamada zorluk çeker, isteksiz başlar. Başladıktan sonra yoğunlaşamaz ve kendini veremez. Dahası durumunu tahayyül edemez, yavaş mı hızlı mı, işler yolunda mı kestiremez. Tabii ileri yaşlarda hastalığı devam ederse ergenlik ve yetişkinlikle beraber başarısızlık duyguları, yetersizlik düşünceleriyle farkında olabilir. Bu da depresyon, anksiyete gibi rahatsızlıklara yol açabiliyor.

Duyusal girdileri işlemede kontrolü sağlayamamak bu çocuklar için zorlayıcıdır. Hepimiz bilinçli ya da bilinçdışı istediğimiz, işimize yarayan duyuları alırız. Gereksizleri filtreleriz. Dikkat eksikliği ve hiperaktivitede bu daha çetin olabiliyor çünkü dış uyaranlar bombardımanına tutulmuş çocuk boğulmuşluk hissi yaşayabiliyor. İrrite oluyor.

Sosyal ipuçlarında yetersizlik gün içinde birçok insanlar karşılaşıyoruz. Fakat hepsiyle iletişimimiz konuşarak olamıyor. Bunun için vaktimiz de enerjimizd de kısıtlı ve kıymetli. Dolayısıyla vücut dili, mimikler, kültüre özgü göz kaş işaretleri, el kol hareketleri gibi sözsüz iletişimde kullanılan mesajları alma ve anlama konusunda DEHB li çocuklar malesef daha yetersiz kalabiliyor. Bu da akranlarıyla ve çevresiyle uyumunu, sosyal yeteneklerinin kısıtlanmasına yol açıyor. İş daha ileri boyuta varırsa dışlanmaya varabilir.

Anksiyete ve Depresyon dikkat eksikliği ve hiperaktivitenin ikincil problemleridir ve meydana gelmeleri DEHB’si olmayan çocuklara nazaran kat kat fazladır. Dikkat eksikliği boyutu olanlarda başarısızlık, çabalamasına rağmen pranga varmış gibi sonuç alamama dolayısıyla yetersizlik ve nihai depresyona varan sorunlar büyüyebilir. Hiperaktivite kolundaki çocuklarda ise sürekli eleştirilme, uyarılma, dışlanma gibi negatif girdilerle çocuk anksiyete gibi ruhsal rahatsızlıklar yaşayabilir. Bu da çok çeşitli diğer rahatsızlıklara gebe olmanın başlıcasıdır. Dikkat eksikliği ve hiperaktivitede en dikkat edilmesi ve üstünde durulması gereken konuların başında görüyorum.

DEHB yi Ortaya Çıkaran Muhtemel Sebepler

Son yıllarda Dikkat eksikliği ve hiperaktiviteye neyin sebep olduğuna dair çeşitli araştırmalar yapıldı. Beyin görüntülemeleri başta. DEHB li olmayan çocuklarla olanların beyin gelişimleri arasında belirgin fark yoktur. Belli spesifik bölümlerde ise 3 senelik gelişim gecikmesi gözlenir. Bunlar yönetim bölümleridir. Bu sebeple DEHB çocukları, akranlarına göre 3 yaş daha az olgun ve genç davranabilirler.

Öte yandan beynin birbiriyle iletişimde bulunabilmesini sağlayan ağlarda farklılık bulunduğu da görüldü. Beyin kimyasının normalden farklı olduğu da ortada. Bu farklılıklar zekayla, IQ ile EQ ile alakalı değil. Bu tür farklılıklar hemen bir gerilik ya da eksiklik olarak addedilebilir. Yanlıştır. DEHB’li çocuklar akranlarıyla aynı metal yapıdadırlar, hatta belli özelliklerinden ötürü sivrilebiliyorlar.

Genetik ise en ön planda olan etmen. Dikkat eksikliği olan çocuğun ebeneynlerinden en azından birinin DEHB olma ihtimali %25. Ve aileden birinde DEHB varsa diğerlerinden birinde olma olasılığı da artıyor.

DEHB de Tanı Koyulması

Üstünde en çok durmak istediğim konu. Şuanki sistemde ne denli titizlikle yapıldığını hep kuşkuyla takip ettiğim, hastalıkla ilgili dönüm noktası süreç.
Sebebi şudur ki bu bozukluk yukarıda da belirttiğim gibi birçok hastalıkla beraber görülebiliyor ve bir kısmıyla da karıştırılmaya müsait. Dolayısıyla teşhis aşamasında titiz davranılması gerekiyor.

Yabancı bir anneden şu cümleyi duyduğumda ve doktorundan da teyid ettiğini öğrendiğimde doğru teşhisin önemini tekrar anlamıştım;

Kızımın DEHB’ye sahip olduğu söylenmişti. Fakat şunu fark ettim ki kızım gece uykularında hep ağzı açık uyuyor ve sık sık uyanıyor. Ağlıyor. Huzursuzlanıyor. Bu tür durumların sık ve yoğun olduğu günlerde gün içinde daha agresif, çatışmalı ve sinirli olduğunu gözlemledim. Araştırma yaptım ve DEHB’nin dürtüsel ve hiperaktif boyutunun belirtilerinin uyku hastalıklarıyla benzer olduğunu gördüm. Kızım sadece uyku apnesiymiş…

DEHB teşhisinde kan testi ya da beyin görüntüleme gibi kesin yöntemler yoktur. Teşhisi koyacak uzman, birçok farklı faktörden bilgi toplayarak çocukta Dikkat eksikliği ve/veya hiperaktivite olup olmadığına ulaşmalıdır. Çocuğun genel davranışları üzerine sorular, çocuğun kendisi ve aileyle klinik görüşme olmazsa olmazdır. Ebeveynlere çocuğun geçmiş ve şuanki durumuyla ilgili detaylı sorular yöneltilir. Çocuğun evde, okulda, kreşte, arkadaşlarıyla dışarıda bulunduğu zamanlardaki davranışları istenir. Bu noktada önemli olan uzmanın DEHB hakkında yetkin olmasıdır.

Ülkemizde teşhisi psikiyatristler koymaktadır. Fakat ilk etapta DEHB üzerine uzman bir psikologa danışılıp belirtiler, süreler, kuşkular ve diğer akıldaki sorular cevaplanabilir. Biliyoruz ki bazı psikiyatristler tanı sürecinde aceleci davranabiliyorlar.

DEHB de Profesyonel Destek

Bu bölümde ebeveynlere daha parlak şeyler yazmak isterdim fakat malesef halk arasında olduğu kadar ruh sağlığı uzmanları arasında da DEHB çok fazla çalışılmıyor ve gereken önem arz edilmiyor. Bu yüzden çocuğunun DEHB’si için bir uzmandan destek alma sürecindeysen her psikolojik hastalıkta olandan daha fazla araştırma yapman önemli olacak. Çünkü bu hastalığa sahip çocuklarda ilerleme gerçekleştirmek için zorlu ve çok başlı bir süreç seni bekliyor. Uzmanın müdahaleleri ve yönlendirmeleri önemli. Klasik psikoterapiden ziyade rehberlik ve danışmanlık yapısıyla ilerlenmesi gerektiğinden uzmanın DEHB üzerine donanımı araştırılmalı. Bipolar ve şizofreni üzerine uzmanlaşmış bir ruh sağlığı çalışanından DEHB üzerine destek vermesi ne derece makul? Sonuç alınmaya odaklanmalı. Süreci en verimli yönetecek ehil kişilerle yürütmeli. Para ve zaman çöpe atılmamalı.

Sen Çocuğuna Nasıl Yardımcı Olabilirsin

Ebeveynlerin dikkat eksikliği hakkında donanımlı ve eğitimli olması başlıca iş olmalı. Bu bozuklukta en büyük yanlışlıklar ”yanlış bilinen doğrular”dan kaynaklanıyor. Çocuğun hal ve hareketlerinin bilerek ve kışkırtmaya yönelik olduğu algısı, çocuğa karşı sözel ve fiziksel şiddete dahi dönüşüyor. Dolayısıyla en başta bu hastalıkla ilgili bilgilenin. Uzmandan, kitaplardan, internetten(her bilgiye inanmamak kaydıyla) kendinizi geliştirin. DEHB’li çocuk yapısı itibariyle yaşamı boyu örselenmeye ve yadırganmaya fazlasıyla maruz kalabildiği için, aile ve öğretmenlerinin desteği ve yerinde müdahaleleri bir hayatı değiştirebilecek potansiyeldedir.

  • DEHB Nedir ve Ne değildir iyi ayırt edilmeli
  • DEHB nin sadece noksan yanları değil güçlü yanları da vardır. Bunlar öğrenilip çocuğa göre uygulanmalı.
  • Uygun direktifleri verme konusunda kendini eğitmek
  • Gevşeme ve yavaşlama(zihnen ve bedenen) egzersizlerini öğretmek
  • Edinilen bilgilerle birlikte öğretmenle işbirliği
  • Kendi stres ve ruh sağlığını kontrol

Ve birçok konuda ebeveynlerin önce kendini geliştirmesi ve yetiştirmesi şart. Çocuğun, gerek yaşı gerek de içinde bulunduğu durum dolayısıyla kendine yardım konusunda yetersiz kalmakta. Bozukluğun bir getirisi olarak da DEHB’li çocuklarımızda kendini izlem ve sonuç çıkarma sorunları da mevcut olabiliyor. Dolayısıyla bir anne – baba olarak senin payın daha da önem kazanıyor. Ne kadar çok bilinçlenirsen çocuğuna o kadar faydalı olacaksın.

Uçaklarda olağandışı durumlarda ”gaz maskesini önce kendine tak, sonra yanındakine” yazar. Sosyal desteğe ve motivasyona belki de en çok ihtiyacı olan çocuklarımıza en büyük destek önce anne-baba ve öğretmenlerden gelmelidir. Özgüveni, öz saygısı düşmeye yatkın, intihar eğilimi akranlarından daha yüksek çocuklar için ne yapılsa azdır. Yetkin bir uzmandan danışmanlık almak akılda bulundurulmalı. Çocuklar bu hastalıkla baş başa bırakılamayacak kadar bizim için önemli. Sağlıcakla!